Balkan Göçmenleri Platformu | BGP

_ BABALAR GÜNÜ”ne ithafen... 

_ BABALAR GÜNÜ”ne ithafen... 
Alfabenin ikinci ve birinci harfinden oluşan _ BABA _ iki heceli dev kelime... Hayatın anlamını ve tüm güzelliklerini  öğreten bugünlere gelmemizi sağlayan ve hakkını hiç bir zaman ödeyemeyeceğimiz adam gibi adam Kıymetli BABAlarımızın, BABA adaylarımızın, kendini BABA gibi hissedenlerin, Sevgili Eşimin, 
geleceğin BABAsı canparçamın “BABALAR GÜNÜ” kutlu olsun... 
Yılın BABAsı canım ATAMdır...
Yılın BABAsı canım Babamdır...
Yılın BABAsı Babanızdır...
Yılın BABAsı Şehitlerimizin Babasıdır...
Hayatımıza eşlik eden tüm BABAlarımıza Allah’tan uzun ömürler temenni ediyorum ve tabi ki anılar sandığınıza bol bol ve çok kıymetli anılar da biriktirebilmenizi de... Bu arada usul usul kutlayın bu anlamlı gününüzü... Vaktinden önce aramızdan ayrılan ve doyamadığımız BABAlarımız 
var çocuk yanımızı yitirip çabuk büyüdüğümüz özlemlerimizin adı... Bugüne dair ne zor duygularımı dile getirebilmek aslında... Boğazımda bir 
yumru, gözlerim yaşlı, yüreğim özlemle savaşta, aklım bir türlü kabullenemiyor olsa da... Tabi ki Yüce Rabbimden gelen her şeye boynum kıldan ince... Bende yokluğunla çabuk büyüyenlerdenim... Anlaşılan o ki seni çok özledim Babam... Seninle biriktirdiğim anılarım geçti gözlerimin önünden film şeridi gibi... 
Emeğinin katkılarının çok olduğu kurucularının arasında yer aldığın İstanbul Satranç Derneğine her Cumartesi günü gidişimiz ve büyük usta, milli oyuncu ve uluslararası hakem olmana rağmen şakacıktan da olsa yenilerek Şah-Mat olayını hep bana bırakman, İngiliz Kültür Derneğine üye olduğun için sık sık uğramamız ve bana ‘İngilizce çok önemli öğrenmelisin’ diye okuma-yazmayı öğrendikten sonra İngilizce öğretmeye çalışman, beni ağaçlarından tepelerinden indirirken ‘Çıktığın gibi inmeyi öğrenmelisin’ demen, Hindistan cevizini kırarak sütünü kabuğunun içinden içirmen, sandalla denize açılmışken ‘İstanbul 
çocuğuna denizde simitle yüzmek hiç yakışmaz’ diyerek Çakar’ın derin sularında simidimin tıpasını çekerek bana yüzme öğreten, yokuşları çıkarken 
omuzuna oturtup taşıman, radyoda şarkılar söylenirken sevdiklerimiz içinşarkı tutmalarımız, hafta sonları uğradığımız Beyoğlu Balık Pazarından midye dolmave atıştırmalıklar alarak yakmış olduğumuz şömine görünümlü sobamızın çıtırdaları eşliğinde doyumsuz baba-kız sohbetlerimiz, bana savaştan çıkılmış bir ülkede çocukluk yaşadığın için o günkü yaşanmışlıkları anlatman, ahhh be babam sen doğma büyüme Beşiktaş’lı olduğun için ben de çılgın Fenerbahçe sevdalısı olduğum için maçlara gitmemiz ve Fener tribününde oturup benimle izlemen, tek çocuk olduğum için ‘Bana bir kız evladın hanımefendiliğini ve bir erkek evladın yaramazlığını yaşattığın için teşekkür ederim’ söylemin ve daha o kadar çok şeyler ki var ki unutmadığım unutamadığım seninle yaşadığım en güçlü kahramanım adam gibi adamım ilk sevdam... Ne diyor bir şarkıda: “Sen uzaklarda değil damarımda kanımsın”... Huzurla uyu canımın mayası Babam... Elbet bir gün kavuşacağız elbet bir gün... 

Fügen Erconk Kağıtçıbaşı
20 Haziran 2020 Bursa

YORUM BIRAKIN